İstanbul Beylikdüzü'nün Tarihi

M.Ö. 7 yy`da ilk yerleşimin başladığı Beylikdüzü’nün kurucularının Helenler olduğu varsayılır. M.Ö. 2.yy’da Bizans egemenliğine giren Büyükçekmece’nin gözde beldelerinden biri olan Beylikdüzü, İstanbul’un fethinden sonra Osmanlı İmparatorluğu’na bağlanmıştır. Bir sayfiye ve tarım köyü olan Beylikdüzü, Bizans ve Osmanlı dönemlerinde orduların konaklama yeri olduğundan, bölgede yoğun bir yerleşim olmamıştır. Beldede yakın zamana kadar birçok medeniyet barındıysa da özellikle 1924 yılına kadar Rumların izleri görülmektedir. Burada yaşayan Rumlar Kurtuluş Savaşından sonra Yunanistan`da yaşayan Türklerle nüfus mübadelesine tutulmuşlardır. Daha sonra buraya mübadele ile gelen Türkler yerleştirilmiştir. Burada yaşayan Türkler genellikle tarım, hayvancılık ve balıkçılıkla uğraşmışlardır. Eski adı Garden (bahçe) olan Beylikdüzü, bölgeden Rumların ayrılması üzerine yeni bir isimle adlandırılmıştır. Bölgede iklimin de etkisiyle yoğun olarak yetişen kavak ağaçları nedeniyle Kavaklı adı verilmiştir. Bu köy uzun zaman Çatalca ilçesine bağlı kalmıştır. 1988 yılında Büyükçekmece’nin ilçe olması ile Büyükçekmece ilçe sınırları içine dahil olan Kavaklı, daha sonraki günlerde belediye hizmetlerini Gürpınar’dan almaya başlamıştır. 11.162.000 m2 yüzölçümü, 110.000 nüfüsa sahip olan Kavaklı, 01.12.1993 tarih ve 21.775 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan İçişleri Bakanlığı’nın 93/42.466 sayılı kararı ile Büyükçekmece ilçesine bağlı belde yapılmıştır. Yine bu karara dayanarak beldede 1994 de Beylikdüzü Belediyesi kurulmuştur.