Karga ile Çanak (Masal)

Karga, susuzluktan yarı baygın bir halde, bir zamanlar içi su ile dolu olan bir çömleğin başında soluğu aldı; fakat gagasını ağzından içeriye uzattığı vakit, suyun, sadece, Çömlek’in, dibine inmiş bulunduğunu ve imkanı yok oraya yetişemeyeceğini, büyük bir üzüntü ile gördü. Yetişebilmek için uzandı, uzandı, uzandı ama gine de bir netice alamayınca, başka bir çare aramak zorunda kaldığını düşündü. Şöyle bir kafasını yokladı.

Hatırlamıştı. Hemen harekete geçip, gagasıyla bir çakıltaşı alarak çömleğin içine attı. Sonra bir tane daha çakıl getirip onu da gömleğin içine attı. Sonra bir tane daha çakıl getirip onu da çömleğin içine attı. Sonra bir tane daha, bir tane daha, bir tane daha ve böylece arkası arkasına çakılları, çömleğin içine doldurdu. Nihayet öyle bir an geldi ki, Karga, artık kendisine kadar yükselmiş olan sudan içebilirdi ve nitekim akıllı Karga, bu kendi marifetiyle yukarıya çıkan sudan doya doya içti. Böylece, mutlak bir ölümden kurtulmuştu.

“Birer birer’in toplamı, hal çaresini meydana getirir.”

Jean de La Fontaine