Yediler İlbadı Türbesi

İlbadi mezarlığı Denizli’nin en eski mezarlığı olup Selçuklular
zamanından (13. yy) günümüze kadar kullanılmıştır. Bundan dolayı “Yediler
Türbesi” eski yıllara İlbadi mezarlığının içinde veya bitişiğinde
olmalıdır. Ancak sonradan derinleştirilerek açılan bugünkü yol
mezarlıkla türbeyi birbirinden ayırmıştır. Bunun dışında eski yıllarda
İlbadi mezarlığında bulunan M.1334 tarihli Şücaeddin İnanç Bey İbni Ali
Bey adına yazılı zaviyeye ait kitabenin bulunması, bu kitabenin türbenin
yanında olan bir zaviyeye ait olduğunu akla getirmektedir. Bundan
dolayı bu türbedeki mezarlar İnanç Bey ve ailesine ait olmalıdır. Bunun
dışında çarşı kalesinin batısında; kale ile mezarlık arasında Ahi Sinan
Tekkesi’nin bulunduğu, Ahi Sinan’a ait bir kabrin yer aldığı kaynaklarda
geçmektedir. Ancak İnanç Bey ve ailesine ait henüz İlbadi mezarlığında
mezar taşları bulunmamıştır.



Türbe içinde de yazılı mezar taşlarının olmayışı Osmanlı döneminde
tekke ve zaviyelerde tahribat yapıldığını akla getirmektedir. Acıpayam
Yatağan Baba Tekkesinde de Teke Müsellimi tarafından 19. yy başlarında
tahribat yapıldığı konusunda kaynaklarda bilgiler bulunmaktadır. Ayrıca
Denizli çevresindeki mimari değeri olan bütün türbeler incelendiğinde;
yapı üzerinde bir kitabe, içinde de yazılı bir mezar taşı
bulunamamıştır. Bunlarda Osmanlı’nın son döneminde yapılan tahribatları
doğrulamaktadır. Bu sebeple türbelerin kime ait olduğu halk ananelerinde
yaşatılıyorsa, bilinmesi mümkün olmaktadır. Bunun dışında Denizli
tarihte büyük depremlere sahne olduğundan Vakıflar Hamamından başka bir
yapı günümüze gelememiştir. Yediler türbesinde bulunan mezarlar Denizli
merkezinde İlbadi mezarlığının en üst noktasında yer alması ve halk
arasında sürekli olarak ilgi gösterilen saygı duyulan türbe olmasından
dolayı Denizli beylerine ait olmalıdır. İbni Battuda Denizli’ye
geldiğinde İlbadi mezarlığı yanındaki Namazgahta İnanç beyin (Sultan)
eşiğinde bayram namazı kılınarak bayramlaşma töreni yapıldığı ve burada
hayır yemekleri verildiği bilinmektedir. bu nedenle bu türbenin
İnançoğulları Beyliğine ait olduğu düşünülmektedir.